
PKK Yöneticisi Duran Kalkan’dan Sert Çıkış: “Öcalan Özgür Olmazsa Dağdan Bir Kişi Bile İnemez!”
15 Ekim 2025 – RDGündem.com Özel Haber
PKK’nın kurucularından Duran Kalkan, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin Abdullah Öcalan’a yönelik son çağrılarına yanıt verdi. Kalkan, Öcalan’ın özgürlüğünün sağlanmadığı sürece PKK militanlarının dağlardan inmeyeceğini vurgulayarak, “Bu dağdan hiçbir savaşçıyı Önder Apo’nun özgürlüğü dışında hiç kimse indiremez” dedi. Röportajında PKK’nın kongre süreci, silah bırakma koşulları ve barış umutlarına da değinen Kalkan, iktidarın samimiyetsizliğini eleştirdi.
Terör örgütü PKK’nın üst düzey yöneticilerinden Duran Kalkan, son dönemde Türkiye’nin gündemini meşgul eden barış ve çözüm süreci tartışmalarına bomba gibi düşen açıklamalarda bulundu. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin grup toplantısında Öcalan’ın Meclis’te konuşma yapması ve PKK’nın lağvedilmesi yönündeki çağrılarına sert bir yanıt veren Kalkan, Öcalan’ın özgürlüğünün barışın anahtarı olduğunu savundu. Gazeteci Pencere’ye verdiği röportajda, Kalkan’ın sözleri, Kürt sorununun çözümüne dair yeni bir tartışma başlattı.
Bahçeli’nin Çağrılarına “Unutmuş mu?” Sorusu
Kalkan, Bahçeli’nin bir yıl önce “Öcalan gelsin Meclis’te konuşsun, Ankara’da siyaset yapsın” sözlerini hatırlatarak, “Devlet Bahçeli bu sözlerini unutmuş, şimdi ‘İmralı’dan süreci yönetsin. Rehine koşullarında Rojava’ya çağrı yapsın’ diyor. Unuttu mu Devlet Bahçeli bunu? Bir yıl geçti. Sözlerinin gereği yerine getirildi mi? Hiç oralı olmuyor. Unutmuşa benziyor. Sözleri çok geriye düşmüş durumda. Sadece bir ‘kurucu Önder’ diyerek bizi kandıracağını sanıyor. Önder Apo ‘Ne aldatırım ne aldanırım’ dedi. Yani biz ahmak da değiliz, çocuk da değiliz” ifadelerini kullandı.
Kalkan, iktidarın yaklaşımını “hile” olarak nitelendirerek, “Herkes doğru oturup doğru konuşmalı. Böyle olmaz. Bu biçimde bu iş yürümez. Söyleyeceksin, söz vereceksin, alemi etkileyeceksin ondan sonra yavaş yavaş ondan vazgeçeceksin, sürece yayacaksın. Millet bunun oyun olduğunu görmez mi? Buna hile demez mi? Açıklıkla der. Bunu görmek lazım” dedi. Bu sözler, Bahçeli’nin önerilerinin samimiyetsiz bir taktik olduğu iddiasını güçlendiriyor.
“Rehine Düzeninde Barış Olmaz”
Abdullah Öcalan’ın İmralı’daki koşullarına da değinen Kalkan, “Rehine düzeninde her şeyi yapmasını istiyorlar, bekliyorlar. Bu böyle olmaz” diyerek iktidarın tutumunu eleştirdi. “Böyle yapınca da iktidar cenahı rantçılar da saldırıya geçiyorlar. Bakın şimdi teyakkuzdalar. Ne kadar çok rantçı varmış. Her şeyi söylüyorlar. Önder Apo’ya söylüyorlar, PKK’ye söylüyorlar, Kürtlere söylüyorlar. Hakaret etmedikleri şey kalmadı. Zehir gibi dilleri var. Görmüyor muyuz bunları. Böyle barış mı olur? Böyle demokrasi mi olur? Böyle çözüm mü olur? Buna AKP-MHP’nin yaklaşımları yol açıyor” şeklinde konuştu.
Kalkan, çözüm sürecinin tıkanmasının temel nedenini iktidarın “Kürt’ü inkar ve imha zihniyeti” olarak gösterdi. “Kürt varlığını tanımış değil. Kürt’e Kürt demiyor. Kürt haklarından söz etmiyor. Kürt sorununun varlığını kabul etmiyorlar. Dolayısıyla herhangi bir çözüm arayışı yoktur. Bütün bizim yaptıklarımıza karşılık, olumlu denecek herhangi bir şey yok. Komisyonu oyalıyorlar, oyalıyorlar. Konuşuyor öyle” diyerek, muhalefetin kısmi olumlu adımlarına rağmen iktidarın adım atmadığını vurguladı.
Silah Bırakma Koşulu: Öcalan’ın Özgürlüğü
Röportajın en çarpıcı kısmı, PKK’nın silah bırakma ve kongre süreciyle ilgiliydi. Kalkan, “Sonunda yeni bir pişmanlık kanunu çıkaracaklar” öngörüsünde bulunarak, “Şimdiden diyelim; öyle olursa alın öper misiniz, başınıza mı çalarsınız ne yaparsanız yapın. O bir kişiyi bile etkilemez. Bu dağdan hiçbir savaşçıyı Önder Apo’nun özgürlüğü dışında hiç kimse indiremez. Kırk yıl bekleseler de ulaşamazlar buna. Her türlü sözü söyleseler de ulaşamazlar. Kimse yapmaz, yaptıramaz. Kimse bizden de öyle bir şey beklemesin. Yani biz böyle bir şey yapamayız” dedi.
PKK’nın 12. Kongresi kararlarını takip ettiklerini belirten Kalkan, “Biz kararlıyız, ısrarlıyız. Kendi kararlarımızın arkasındayız. PKK 12. Kongresi’nin kararlarını takip ediyoruz. Bu kararlılığı, iradeyi sürdürüyoruz da. Yani değişim dönüşümü yapacağız. Demokratik siyaset stratejisinde ısrarlıyız. Bunun önü açılsın, gerekli hukuki, siyasi zemini oluşturulsun; bunun gereklerini yerine getirmeye tüm örgüt olarak hazırız” açıklamasını yaptı. Ancak bu hazır olmanın Öcalan’ın öncülüğünde gerçekleşeceğini ekleyerek, “Önder Apo’nun dışında boşuna beklerler. Bir kişiyi bile çözemezler!” uyarısında bulundu.
Gelecek Tehlikeleri ve Kıbrıs Uyarısı
Kalkan, sürecin tıkanmaması için çaba gösterdiklerini belirtirken, “Sürecin tıkanmaması, işlemesi için adımlar atmaya çalışıyoruz. Yapabileceklerimizin azamisini yapmaya çalışıyoruz. Yeni şeyler yapmak için de arayışımız, çabamız var. Belki bu tür gelişmeler de olabilir. Ama olduğu zaman herkes görür; olursa eğer. Şimdiden bir şey demeyelim” dedi. Son olarak, “Biz söyledik. Sözümüzü hala sürdürüyoruz; dananın kuyruğu Kıbrıs’ta kopacak! O zaman göreceğiz, kimlerin başına neler gelecek” diyerek, Kıbrıs meselesinin çözüm sürecini etkileyebileceğini ima etti.
Uluslararası bağlamda Gazze örneğini veren Kalkan, “Felaket tellalı olmak istemem ama gelecek, özgürlük ve demokrasi mücadelesi kazanılmadan tehlikelidir. Bunu herkes görmeli. İşte Şarm El Şeyh’te yapılana bakılsın; Gazze üzerinde, o kan üzerinde yürütülen pazarlığa. Ki kim yönetecek? Onu şey ediyorlar. Yıktılar, yaktılar. Önder Apo dedi, ’40 Gazze çıkar, ben engelledim.’ Şimdi her yeri Gazze haline getirebilirler. Kürdistan’ı, Türkiye’yi… Hiç de ‘yapmazlar’ diyemeyiz. Göz önünde; yaptılar. Gazzeliler de iki yıl önce ‘olmaz’ diyorlardı. Öyle sanıyorlardı ama oldu. Demek ki olmaz diye bir şey yok; oluyormuş. O halde akıllı olmalıyız. Geleceği iyi görmeliyiz” sözleriyle, barışın gecikmesinin felaketlere yol açabileceğini savundu.
Arka Plan: Bahçeli’nin Çağrısı ve Tepkiler
Hatırlanacağı üzere, MHP lideri Devlet Bahçeli, Ekim ayı başında grup toplantısında Öcalan’ın Meclis’e gelerek PKK’nın lağvedildiğini açıklaması önerisinde bulunmuştu. Bu çağrı, DEM Parti ve diğer muhalefet partilerinden kısmi destek alsa da, iktidar kanadından net bir adım gelmemişti. Kalkan’ın röportajı, bu çağrıya verilen en net ve sert yanıtlardan biri olarak dikkat çekiyor. Uzmanlar, Kalkan’ın sözlerinin barış sürecini yeniden alevlendirebileceğini, ancak Öcalan’ın özgürlüğü gibi radikal taleplerin müzakereleri zorlaştırabileceğini belirtiyor.
RDGündem.com olarak, bu hassas konudaki gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Gelişmelerle ilgili yeni haberler için sitemizi ziyaret edin.
Kaynak: Gazete Pencere Özel Röportajı
RDGündem.com Editör Kurulu





