HaberlerYaşam

DÜNYADAKİ ANTİK MEDENİYETLER VE UÇAN TANRILAR

 

DÜNYADAKİ ANTİK MEDENİYETLER VE UÇAN TANRILAR

Dünyadaki antik medeniyetler, mitolojileri, sanatları ve inanç sistemleri açısından büyük benzerlikler gösterir. Sümerler, Mayalar, Aztekler ve Mısırlılar gibi çok tanrılı dinlere sahip kadim uygarlıklar, gökyüzünden gelen “uçan tanrılar” kavramına büyük önem vermişlerdir. Bu tanrılar genellikle dünya dışı varlıklar olarak yorumlanabilecek özelliklere sahipti ve onların onuruna insan kurbanları bile adanmıştı. Ayrıca, bu medeniyetler piramitler ve astronomiyle ilişkili büyük yapılar inşa etmiş, gökyüzünü dikkatle inceleyerek tanrılarının hareketlerini takip etmeye çalışmışlardır.

Çok Tanrıcılık ve Uçan Tanrılar

Çok tanrıcılık, monoteizmin aksine, birden fazla tanrının varlığına inanmayı ifade eder. Kadim kültürler, tanrılarını belirli güçlerle ve alanlarla ilişkilendirmiştir: gökyüzü tanrıları, su tanrıları, doğa tanrıları, aşk tanrıçaları ve daha fazlası. Sümerler, Asurlular, Yunanlılar, Romalılar, Hindular gibi büyük uygarlıklar, geniş bir panteondan bahsetmiş ve bu varlıkların zaman zaman dünyaya indiğini anlatmıştır. Bu tanrılar, insansı özellikler taşımanın yanı sıra, zoomorfik yani hayvanlarla birleşmiş melez varlıklar olarak da tasvir edilmiştir. Örneğin, Sümer mitolojisindeki Anunnakiler, Aztek tanrıları Quetzalcoatl ve Coatlicue gibi sürüngen özelliklere sahip olarak betimlenmiştir. Bazı tanrılar ise şekil değiştirme yeteneğine sahipti ve farklı formlara bürünebiliyordu.

Kadim toplumların mitolojisinde tanrılar sıklıkla gökyüzünden gelen krallar olarak tasvir edilmiştir. Bu yüzden bazı araştırmacılar, antik tanrı kavramını dünya dışı varlıklarla ilişkilendirmektedir. Sümer tanrısı Anu, “gök baba” olarak bilinirdi ve tahtında oturan yüce bir varlık olarak tasvir edilmiştir. Bazı teoriler, Anu’nun Yahudi-Hristiyan inancındaki Yehova veya Yahweh ile ilişkilendirilebileceğini öne sürmektedir. Meleklerin de tıpkı antik tanrılar gibi uçan varlıklar olarak resmedilmesi, bu bağlamda dikkat çekicidir.

Kanatlı Tanrılar ve Uçan Araçlar

Birçok kadim mitolojik figür, kanatlı olarak veya gökyüzünde hareket eden varlıklar şeklinde tasvir edilmiştir. Anunnakiler, Mısır tanrıları ve melekler, kanatlarıyla bilinirken; Aztekler’in Quetzalcoatl’ı ve Mayalar’ın Kukulcan’ı, ejderha benzeri kanatlı yılanlar olarak anılmıştır. İnka mitolojisindeki Viracocha da gökyüzünde hareket eden bir tanrıydı. Mısır’da İsis ve Horus gibi tanrılar, insan-şahin melezleri veya kanatlı varlıklar olarak betimlenmiştir.

Yunan mitolojisinde Uranüs, gökyüzünün kadim varlığı olarak tanımlanmış, Zeus ise yükseklerde hüküm süren bir tanrı olmuştur. Hermes, kanatlı sandaletleri sayesinde büyük bir hızla uçabilen bir elçi tanrı olarak bilinir. Hindu mitolojisinde ise Şiva, Vişnu ve Ganeşa gibi tanrılar, vimana adı verilen uçan araçlarla yolculuk yapmışlardır.

Bu benzerlikler, antik kültürlerin ortak bir kaynaktan etkilendiğini veya dünya dışı bir müdahaleye maruz kaldığını düşündürmektedir. Geçmişten günümüze kadar uzanan bu mitolojik figürler, insanlık tarihinin en büyük gizemlerinden biri olmaya devam etmektedir..

Yazan Hazal Merisana
#anunnakisümertanrıları

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu